Parisli kitap satıcısı Edouard Lestingois’nın boğulmaktan son anda kurtardığı berduş Boudu’nun hikayesini konu alan “Boğulmaktan Kurtarılan Boudu” adlı filmi henüz görmediyseniz mutlaka izlemenizi öneririm. 1932 yılında Jean Renoir’ın yönettiği bu filmde Boudu, çiçek çocukların müjdesini veriyordu. Filmde, onu biz bisiklet severler için önemli kılan bir bölüm de var. Boudu’yu boğulmaktan kurtardıktan sonra gelişen olaylar neticesinde evlatlık edinmeye kadar götüren Edouard Lestingois, filmin tam da bu bölümünde Boudu’ya şu soruyu sorar: “Eğer lotodan 100.000 frank sana çıksa ne yapardın?” Boudu ise bu soruyu şöyle cevaplar: “Bisiklet alırdım”. Boudu’nun berduş haline aldanmamamız gerektiğine mesaj veren bu cevabın arkasında şüphesiz özgürlüğüne düşkün birinin bisikletten daha iyi bir hayal aklına gelmeyeceğine bir vurgu da var. Filmde daha sonra gelişen olaylara girmeyeceğim ama ilginç olan, filmi izlemeden önce ofiste, lotodan para çıksa alınacak bisikletler konulu tartışmamızın vuku bulmasıydı. Belki biz Boudu kadar berduş olamamıştık ama hangimiz o hayalimizdeki bisikleti almanın hayalini kurarken “lotodan çıksa alırım” temennisine tutunmamışızdır.
Gelelim dergimize, Nisan sayısı ile bahara merhaba derken yine ülkemizde pedal sürmeye kaldığımız yerden devam ediyoruz. Uzatmadan söyleyeyim bu ay Salcano Yerli Tur bölümümüzde Batman var. Batman Hasankeyf rotasını ise bizim için değerli kılan bir detay var. Çünkü Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali projesi ile sular altında kalacak olan Hasankeyf’i projenin hayata geçmesinden önce son bir kez turlamayı kendimize vazife bildik. Bölge hakkında yerel yönetimle görüşüp güncel bilgileri okuyucumuza aktarırken aynı zamanda ülkemizdeki 100 kütüphanede bulabileceğiniz dergimizle gelecek kuşaklar içinde bölge hakkında bir arşiv oluşturmuş olduk. Aldığımız bilgiler doğrultusunda kültürel varlıkların bütüncül olarak kültür parkına taşınma projesi hala devam ediyor. Kültür Parkı’na henüz taşınabilmiş bir eser bulunmasa da baraj inşaatının da kesintilere uğraması, alınacak tedbiler için hepimize ek süre sağlamış oluyor.
Peki bölgedeki hayvanlarımızın akıbeti ne olacak? Takip edenlerin hatırladığı gibi dergimizin Yayın Kurulu’nda da yer alan Aydan Çelik’in de çizimleri ile dikkat çektiği Yumuşak Kabuklu Fırat Kaplumbağası ve arkadaşları için alınmış bir önlem var mıydı? Yetkililerden konuyla ilgili, suyun hayvanların neslinin tüketeceğini değil aksine yeni hayvanlara mesken olacağı hakkında bir açıklama aldık. Bizim için en iyisi bu konuyu bir an önce bilimsel olarak tartışabilecek uzmanlara paslamak.
Bir diğer sürüşümüz ise Mosso MTB Turu ile Yalova’da gerçekleşti. Hülya Erşah Gençer anısına eşi Ümit Gençer tarafından düzenlenecek olan rotanın keşfine çıktık. Turun içerisinde maalesef gözyaşlarımıza engel olamadığımız hüzünlü bir hikaye var. Bu hüzünlü hikayenin sonunda ise yeni papatyaların açışına tanık olacağımız bir turun müjdesini veriyoruz. Trafikte yaşanan akıl almaz kazalardan birinde vefat eden Hülya Erşah Gençer’in ismini yaşatacak bu turda, benzer olayların tekrar etmemesi için saygın bir duruş var. İnsanların bisiklete daha çok binerek edinebileceği farkındalık, sevgi ve saygı ile trafik canavarlarına karşı mücadelemizi kazanabileceğimize dergi olarak biz de inanıyoruz. Her yıl Mayıs ayının ikinci haftası düzenlenecek olan Papatya Turu’na sizlerin de katılımını bekliyoruz…
İbrahim Yılmaz
Genel Yayın Yönetmeni