Kafein denildiğinde akla gelen ilk şey bisiklet kültürünün olmazsa olmazı kahvedir. Ancak sıklıkla tüketilen çay, kola, enerji içeceği gibi içeceklerin de içeriğinde kafein barındırdığı bilinen bir gerçektir. Peki performans artışıyla doğrudan ilişkilendirilen kafein, sizi gerçekten daha hızlı bir bisikletçi yapar mı?
Kafein nedir?
Kafein, methylxanthine grubundan bir alkaloit olan kimyasal bir bileşendir. Yani bitkisel kökenli azot içeren bir maddedir.
Kafeinin, özellikle vücuttaki sinir sisteminde ve kardiyovasküler sistemde çeşitli etkileri bulunmaktadır. Kafein, vücudu harekete hazırlayan bir tür uyarıcı görevi yapmaktadır. Bu nedenle vücutta genel olarak kalp atışlarının hızlanması, kan dolaşımının kolaylaşması için kan damarlarının genişlemesi ve merkezi sinir sistemini uyararak duyarlılığın oluşmasına neden olur.
Aşırı kullanımında tıpkı ilaçlarda olduğu gibi çeşitli yan etkileri ortaya çıkar. Yan etkilerin yoğunluğu, alınan kafein miktarının çokluğuna göre artar ya da azalır. Sıklıkla görülen yan etkiler, titreme, kalp ritimlerinin düzensizleşmesi, kaygı, nabız yükselmesi, kontrol ve koordinasyon bozukluklarının gelişmesi, dikkat dağınıklığı ve sinir sisteminin etkilenmesi gibi ciddi yan etkilerdir.
Kafein Bağımlılığına Dikkat
Kafein aslında, açıkça bağımlılığa neden olan popüler bir kimyasal bileşendir. Standart 250 mL bir fincanlık kahve, hazırlama yöntemine bağlı olarak 70 ile 180 mg arasında değişen oranda kafein içerir. Çay, fincan başına 20-35 mg; soda ise yaklaşık 30-40 mg kafein içeriğine sahiptir.
Öte yandan popülaritesi gittikçe artan enerji içecekleri, kafeinin canlandırıcı etkisinden faydalanmak ve rakipleriyle rekabette daha fazla öne çıkabilmek için ürünlerinin içerisine bol miktarda kafein katmaktadırlar. Örneğin, 250 mL’lik bir enerji içeceğinde 80 mg kafein bulunmaktadır.
Alınan kafein miktarının vücuttaki etkileri, vücut kütlesi, kafeine karşı intorelans gibi faktörlere bağlı olarak değişmektedir. Konuyla ilgili yapılan çalışmalarda orta düzeyde kafein alımının (günlük 250 mg kadar), vücutta zihinsel ve motor beceri olarak performans artışı sağlarken, mutluluk hormonu salgılanmasına da etki ettiği görülmüştür. Buna karşılık yüksek dozda kafein alımı yapanlar da (günlük 500 mg ve üzeri) performansın olumsuz etkilendiği, kaygı, bulantı, çarpıntı gibi yan etkilerin ortaya çıktığı saptanmıştır. Dolayısıyla ‘ne kadar kafein o kadar iyi’ şeklinde bir düşünce çok da mantıklı değildir.
Diğer yandan koşucular üzerinde yapılan deneyde sporcular, 6 hafta boyunca yüksek dozda kafeine maruz bırakılmış ve deney sonunda kafeinin uzun süreli kullanımında uyarıcı etkilerinin hafiflediği, sürekli alımında ise depresyon ve ruhsal dengesizliklerin ortaya çıktığı saptanmıştır.
Uzmanların tavsiyesi ise kafeinin, performansa etki etmesi için kullanılacağı durumlarda, günlük kullanımının azaltılması, hatta mümkünse yalnızca sportif etkinliklerden önce kullanılması yönünde.