Yazı İRFAN TÜRETGEN Fotoğraf TARIK GÜL
Mayıs ayında sizlere tavsiye ettiğimiz rota 70 km uzunlukta, ortalama 1300 metre irtifa kazancı içeren keyifli bir parkur. Başı ve sonu düzlük olan bu rotada ormana doğru giderken, uzun olmayan tırmanışlarla süslenmiş bir tur yapacağız. İstanbul’un güzide sahil şeridinde uzun tırmanışların olmadığı bu virajlı sahil yolu, antrenmanın ısınma kısmı için oldukça ideal bir başlangıç sayılır.
Keskin dönemeçler ve semtlerin içinde daralan yollar nedeniyle zaten hızlı bir tempo sürdürmek kolay olmuyor. Anadolu yakasından bu güzergâha gelecek olan bisikletçiler, İstinye – Çubuklu arasında her 20 – 30 dakikada bir karşılıklı sefer yapan feribot ile geçerek gelebilecekleri bir alternatife sahipler. Yoğuan trafik ve büyük kamyonlar olmamasına rağmen araç trafiğine dikkat etmenizi önemle hatırlatırız.
Kireçburnu’nu geçip Sarıyer’e yaklaşırken, Çayırbaşı’na vardığımızda denize sırtımızı dönerek Bahçeköy Caddesinden içeri sürüyoruz. Tertemiz bir asfalt ve ağaçlarla süslü güzel bir yol uzanıyor önümüzde. Bu yol bizi önümüzdeki ilk su kemerinin altından geçireceak. Kemere 3km kala ortalama %4-5 eğimli, yolu nefis kıvrımlarla dolu bir tırmanış var önümüzde.
Her zaman önerdiğimiz gibi, yokuşun yarısında tükenmemek için eşik altı bir nabız veya güç değerinde başlayıp, ilk yarısına geldiğinizde temponuzu artırıp zirveye tam güç eforla ulaşırsanız yapmış olduğunuz tırmanıştan en büyük kazancı sağlamış olursunuz.
Altın kural “Yavaş başla, hızlı bitir”. Hazır ısınmışken bacaklarımızı da yoklayalım bu yokuşta. Bahçeköy Kemeri olarak da bilinen Sultan I. Mahmut Kemeri’ni gördüğünüzde tırmanışı bitirmiş olacaksınız. Bahçeköy Kemeri 1731 yılında Sultan I. Mahmut tarafından Mimar Sinan’a yaptırılmıştır. Bu kemerden Beyoğlu, Beşiktaş, Ortaköy, Galata, Kuruçeşme, Arnavutköy, Kasımpaşa ve Sultan’ın sarayına su veriliyormuş.
Eğer segmentlerde iyi bir sıralamayı hedef alarak sürüyorsanız, segmentin başlangıç ve bitiş noktasını sürüş öncesinde iyi analiz etmenizde fayda vardır. Kemeri geçince Bahçeköy’ün içine girmeden sola, Kemerburgaz yönüne sapıyoruz. Önünden geçtiğimiz Atatürk Arboretumu’nu bu güzel bahar aylarında mutlaka ziyaret etmenizi öneriyoruz. Ama ne yazık ki bisiklet ile girişe izin verilmiyor. Arboretumu geride bırakınca artık ormanın kıyısında ilerlemeye başlıyoruz. Oldukça keskin virajlar var yol boyunca, hem iniş hem hafif tırmanışlarda. Özellikle inişte çizginizi kaybetmemeye çalışın.
İlk defa geçtiğiniz yollarda temkinli ilerlemekte fayda vardır. Asfaltın çok temiz olduğu yollar sabahın erken saatlerinde çiğ yüzünden ıslak olabiliyor. Ağaçlardan dolayı asfalta ulaşamayan güneş ışınları yolları kurutamıyor. Sağlı sollu virajlar, piknik alanı girişleri derken rotamız üzerindeki 2. kemer olan Paşadere kemeri altından geçiyoruz.
Kemerin etrafı sarmaşıklar ve çeşitli bitkilerle çevrelendiği için çok küçük bir kısmını görebiliyoruz sadece. Rotada dinlenme zamanı, usul usul ineceğiz şimdi. Kemerburgaz içinden sıyrılarak burnumuzu yine ormana doğru çevireceğiz. Mithatpaşa içinden geçerek tekrar orman içine gireceğiz (QR kodunu okutarak haritayı inceleyiniz). Dar ve gidiş geliş bir yol ile orman içi başlıyor.
İyice ısınmış bacaklar için önünüzde yavaş yavaş rakım kazanan, ortalama %5 eğimli bir yol bulacaksınız. Laktat eşiği antrenmanı için bu yolda sürdürülebilir en yüksek sabit tempoda, %90 güç seviyesinde pedal çevirerek performansınıza önemli katkı sağlayabilirsiniz. Tırmanış sona erdiğinde pedalı yumuşatarak nabzı düşürmek ve bacakları dinlendirmek için sakin sürüyoruz. Zaten Neşet Suyu Mesire Alanına girmiş olacağız.
Özellikle hafta sonu koşu, bisiklet, yürüyüş amacıyla gelen ziyaretçilerden dolayı o bölge oldukça yoğun olacaktır. Neşet Suyundaki çeşmede su molası verebilirsiniz. Sonrasında Bahçeköy yoluna bağlanırken son defa bir mini tırmanış geçeceğiz. Kısa olan segmenti tam güç eforla ve sonunda da sprint ile süsleyerek ormanı arkanızda bırakabilirsiniz.
İşe farklı bir açıdan da bakarsak, rotanın güzelliği ve bol yeşili sizi performans odaklı bir sürüşten koparıp götürebilir. Gezi amaçlı sürecekseniz yönünüzü yol boyunca tabelalarını göreceğiniz mesire alanlarına ya da diğer bentlere çevirebilirsiniz. Karnı acıkanlar için Bahçeköy’de muhtelif seçenekler mevcut. Gidişte ya da dönüşte boğaz sahili boyunca yer alan kafelerde de bir şeyler içme fırsatınız da var.
Hafta sonu sahil yolunda kahvaltı mekânlarından dolayı trafik oldukça sıkışmaktadır. Bunu da hatırlatalım. Daha seyrek trafiği olan Anadolu yakası yolcularına İstinye’den feribotla Çubuklu’ya geçmelerini tavsiye ederiz.
Hafta sonları İstanbul’da grup sürüş aktiviteleri olan bisiklet grupları var. Yaşınıza ve performansınıza uygun olanlarına katılmayı düşünebilirsiniz. Bu rotaları grupça geçerek farklı tecrübeleri deneyimlemek size yeni katkılar sağlayacaktır. Ayrıca bu rota üzerinden gireceğiniz ara yollar sizi nefis orman manzaralarına ve bentlere ulaştıracaktır. Yolunuz açık olsun!