Yazı Peter Stuart
Ünlü zaman makinaları genelde düzgün çalışmaz. Dr. Who’nun Tardis’ini hatırlayın, düzgün çalışması için tekmeye ihtiyaç duyardı. DeLorean’ın sürekli plütonyumu tükeniyordu ve Bill ile Ted’in telefon kulübesi yanlışlıkla geçmişten Napolyon’u getirmişti.
BMC’nin orijinal Timemachine TMR01’i benzer şekilde bilim ve fizik harikasıydı, ancak birkaç aksaklığı da yok değildi. Özünde Timemachine yol için yeniden tasarlanan bir zamana karşı bisikletiydi. Bunun anlamı, keskin şekilde hızlıydı ama kadro o kadar sertti ki uzun sürüşlerde kullanışsızdı. Buna rağmen, Timemachine fantastik bir bisikletti ve BMC kataloğunda birkaç senedir değişikliğe uğramadan varlığını muhafaza etti. Bu nedenle, modelin yeni tasarımı ve yeniden doğuşu beni meraklandırdı.
“Yeni Teammachine Road bazı tasarım ipuçları barındırıyor ama temelde tepeden tırnağa yeniden dizayn edildi” diyor BMC’nin ürün pazarlama müdürü Stefano Genniaioli. Yeni tasarımın en göze çarpan özelliği eklenen disk frenler. BMC disk frende o denli kararlı ki kumpas fren alternatifi olmadan geliyor.
“Sürücüler için işlevselliği artırırken, yanal rüzgarlarda bisikletin aerodinamik performansını da yukarı çekecek bir çözüm sunmak istedik” diyor Genniaioli. “Aero bisiklete sahip bisikletçilerin çoğu rahatsız sürüş pozisyonu nedeniyle yüksek hızda geçtiği mesafeyi kısa tutuyor.”
Bu düşünce, en hızlı bisikletlerinde bile konforu hedefleyen sayısız markayı haklı çıkaran bir düşünce. Yeni versiyonunda konforu artıran IsoSpeed dekuplör ile gelen Trek Madone’u, yahut standart olarak 26mm lastikler kullanan Specialized Venge’i ele alalım. Yeni Timemachine’de ise BMC herhangi bir süspansiyon sistemi kullanmıyor, ancak bisikletin konforu geniş lastikler ve BMC’nin ‘Ayarlanmış Uyum Kavramı’ olarak adlandırdığı bir sistem üzerine inşa edilmiş.
“Timemachine Road gerçekten hızlı – yüksek hızlarda havayı dilimlere ayırıyor“
Markanın uyumlu kadro tasarımında gidon boğazı, arka maşa ve maşanın yeniden tasarlanması önemli bir rol oynuyor. Üstelik karbon katmanları yoldan gelen titreşimi en aza indirecek şekilde yeniden dizilmiş. Kullanışa odaklanan yeni BMC’nin fark yaratan tasarımlarından biri de “Aero Modül.”
Markanın Aero Modül olarak adlandırdığı, aslında matara kafeslerinin altında, kadroya entegre edilmiş bir kutu. BMC, standart matara kafeslerine kıyasla sıfır yaw’da üç watt, 15ow’da 15 watt’lık bir aerodinamik kazanım elde edildiği iddiasında.
Geleceğe dönüş
Henüz daha ilk bakışta bisiklet beni heyecanlandırıyor. Arka üçgen, üst boru bağlantı noktası ve hatta maşa bile orijinal TMR01’e benzerlik gösteriyor.
Buna karşılık, matara kafesi tasarımı neredeyse uzay çağı estetiği yaratıyor ve bisikletin hızlı, sert ve çevik olacağına dair ilk işaretleri veriyor.
Bisikleti sürdükten sonraki ilk izlenimim, TMR01’den oldukça farklılık gösterdiği yönünde. Timemachine Road gerçekten hızlı – yüksek hızlarda havayı dilimlere ayırıyor; buna karşılık TMR01’e benzer bağışlayıcı olmayan bir kadro sertliğine sahip değil. Bu bakımdan, BMC’nin hızı ve konforu bir potada harikulade eriten çok yönlü bisikleti Teammachine’e benziyor.
Kullanım açısından disk frenler aero kumpas frenlere göre çok daha pratik. Bir önceki modelde BMC ön frenleri yapısal olarak kadroya gizlemiş ve arka freni orta göbeğin arkasına yerleştirmişti. Yeni modelde disk fren ve gizlenmiş hidrolik kablolar ileriye doğru atılmış büyük adımlar.
İlk kıvılcım
Yüksek hızlara çıkıldığında Timemachine Road şüphesiz çok süratli bir bisiklet, ancak Timemachine’in hızlanması bir anda ve kendiliğinden olmuyor. Nedenini tam olarak keşfetmiş olmasam da ağırlığın tartışmasız bir rolü var.
Marketteki diğer üst seviye aero bisikletlerle kıyaslayınca Timemachine biraz hantal. Buna karşılık, BMC’nin ağırlığı kendini ancak yokuşların en dik bölümlerinde hissettiriyor. Şunu söylemeliyim ki, orta halli tırmanışlarda Timemachine ile gerçekten iyi süreler elde ettim.
Bisikletin aero gidonu alışılmadık derecede esnek. Buna iç kabloları yönlendirmek için kullanılan maşa borusu neden olmuş olabilir. Kısaltılmış gidon boğazı problemi tamamen ortadan kaldırmasa da yardımcı oluyor; ancak gidondaki esnekliğin büyük bölümü ince profilli gidon ve gidon boğazından kaynaklanıyor.
“Timemachine ekstrem boyutlarda hızlı ve önceki modellerine kıyasla daha konforlu bir bisiklet“
Durumun böyle olması bisikletin sprint ve hızlanma gücünden bir şeyler götürüyor ama merkeze aerodinamiği alan bir bisiklet için bu anlaşılır bir fedakarlık.
Buna ek olarak, Timemachine 56cm kadro boyunda 1,004mm teker aralığıyla geliyor. Bu sayede bisikletin dengesi artarken sürüş duyarlılığı azalıyor. Timemachine viraj alırken ve inişteyken ağır hissettiriyor, ama yakın zamanda test ettiğim diğer yarış bisikletleri kadar uyuşuk değil.
Her şeye rağmen, BMC Timemachine ekstrem boyutlarda hızlı ve önceki modellerine kıyasla daha konforlu bir bisiklet. Harika bir görünüme sahip Timemachine yüksek hızda uzun sürüşler yapmanızı sağlayacak bir bisiklet. Sonuç olarak, BMC, Timemachine ile beklentileri yükseğe koyuyor ve bunda haklı.