Yazı Seçil Zor
Gökçeada
Antik Yunan döneminde İmroz adıyla bilinen ada, 1970 yılından itibaren Gökçeada (Mutlu Keçiler Adası) adını almıştır. Adada birbirinden güzel Rum köylerini ziyaret etmek çok keyifli.
Adada atlanır bisikletle yaptığım kamplı bisiklet turunu, hibrid-tur veya yol bisikletiyle de yapabilirsiniz. Yaklaşık 97 kilometrelik zorluk seviyesi orta derecede sayılabilecek tur için en az 3 gün ayırmanız tavsiye edilebilir. Çanakkale Kabatepe’den Gökçeada’daki Kuzu Limanı’na feribotla geçiliyor.
İlk gün kuzeyden güneybatıya, ikinci gün güneybatıdan güneydoğuya, üçüncü gün ise güneydoğudan kuzeye doğru sürülebilir. İlk gün, Kuzu Limanı’ndan başlayarak yaklaşık 35 kilometre süren Kaleköy, Yıldızkoy, Yenibademli, Gökçeada Merkez, Zeytinliköy, Dereköy, Uğurlu ve Gizli Liman’da son bulan bir tur yaptım. İnişli çıkışlı, keyifli bir yolculuk oldu.
İkinci günkü rotam ise 40 kilometre kadardı. Sırasıyla Şirinköy, Lazkoyu, Aydıncık Kefaloz, Tuz Gölü’nü geçtim. Bu rota üzerinde sörf okulu var. Yani rüzgarlı bir bölge olduğundan çoğu zaman sürüşte rüzgarı karşınıza alarak sürmek zorunda kalabilirsiniz.
Son gün ise yaklaşık 22 kilometre kadar pedal çevirdim. Tuz Gölü’nden başlayarak sırayla Eşelek, Gökçeada Merkez’den geçtim ve başlangıç noktam olan Kuzu Limanı’na vardım.
Vaktiniz varsa yokuşu çok da olsa Tepeköy’e uğrayabilirsiniz. Gün batımı harikadır. Burada Rum meyhanesinde keçi peynirinin yanında Rum şarabı tadımı yapabilir, Yunan adası Semadirek manzarasının tadını çıkarabilir ve Tarihi Çınar’ı da görebilirsiniz.
Yokuş zorlarsa Kaleköy’deki gün batımı da güzeldir. Ayrıca Eskibademli’de kahve molası vermeyi ihmal etmeyin. Son olarak Dereköy’deki Marmaros Şelalesi de vadi içinde saklı güzelliktir.
Kapıdağ Yarımadası
Rota yaklaşık 95 km ve İstanbul Yenikapı feribot iskelesinden Bandırma’ya feribotla geçiliyor.
Bandırma’dan başlayan tur yine orta zorluk derecesinde. Kamplı ya da otel/pansiyonda kalmalı olarak planlanabilir. Doğal plajları ve temiz denizi ile İstanbul’da yaşayan bisikletseverler için benzeri bulunmaz bir rota.
İlk gün yaklaşık 45 kilometre boyunca pedal çevirerek yol üzerindeki Kyzikos antik şehrine uğrayıp Aşağı Yapıcı, Hamamlı, Yukarı Yapıcı, Manastır sonrası Ballıpınar’dan geçiyorum. Yolun bu kısmında ormandan geçerek, sakin ve doğa ile iç içe köy yollarında ilerliyoruz. Geçen seneki sel felaketi nedeniyle, Manastır’dan Ballıpınar’a kadarki yol neredeyse hiç yoktu. Yolun düzeltilmiş olmasını umuyoruz. Ballıpınar’dan Ormanlı ve sonrasında Turanköy’de bitiriyoruz. Bu rotada çeşme var. Yani su sıkıntısı yok.
İkinci günkü rotam yaklaşık 50 km. Bugünkü rotada deniz hep sağınızda ve dağlar hep solunuzda kalıyor. Bol virajlı ve inişli çıkışlı bu rotada arada durup, geride bıraktığınız yollara baktığınızda gördüğünüz harikulade güzellikte Marmara Denizi ufku ve bakır koyların güzelliği ile büyülenebilirsiniz. Köylerin bazılarında 1924 mübadelesi sonrası bu bölgeye yerleşen Selanik göçmenleri yaşıyor. Eğridere mevkiine gelindiğinde merdivenle çıkılan, kayalar içine oyulmuş sunakta mola vermeyi unutmayın.
Son gün, Turanköy’den başlayıp Doğanlar, İlhankoy, Narlı, Ocaklar, Erdek’e sürüyoruz ve son olarak Bandırma’da turumuz bitiyor. Bu rotada köylerdeki kahvelerde mola verip, Narlı’da salçalı tost yiyebilirsiniz.
Kapıdağ Yarımadası turu, sürekli inişli çıkışlı ancak aşırı sert yokuşu olmayan bir rota. Araç, özellikle köy yollarında neredeyse hiç yok.
Yalova
Kendinizi Yalova’nın en tepelerinde bulduğunuz 148 kilometrelik oldukça zorlu bir rota. Bu yüzden zorluk sınıfı çok zor olmalı diyebiliriz. Bu da yine üç günlük bir tur. Kamplı olması uygun, çünkü dağlarda ormanlık alanda pansiyon vs. bulmak mümkün değil. Yalova’da İstanbul’dan deniz otobüsüyle ulaşmak ise hem çok hızlı hem de çok keyifli.
Kuzeyinde Marmara Denizi ve güneyinde Samanlı Dağları yer alan Yalova, İstanbul’daki bisikletseverler için hem yakın hem de yemyeşil doğasıyla sürprizli rotalara ev sahipliği yapmakta.
İlk günkü rotada %10’u geçen eğimler var. Rota yaklaşık 30 km. Kazanılan irtifa ise toplamda 840 m. Yalova iskeleden başlayan tur, Kirazlı, Kazımiye, Sugören, Güneyköy ve gün sonunda Kurtköy’de bitiyor. Kapılıçınar Cevizlibahçe’de kamp yapıyoruz.
Bu rotada Sugören yolu çok mıcırlı ve rampalı. Bu yüzden yol ve tur bisikletine pek müsait değil. Yaklaşık 3 km yürümek zorunda kalıyorsunuz. Ayrıca yolun zorluğu bununla da sınırlı değil; köy yollarında köpekler yolunuzu keserek sıkıntı yaratabiliyor.
İkinci günkü rota yaklaşık 75 km. Kazanılan irtifa toplamda 1130 m. Kamp yaptığımız yerden ayrılarak Kurtköy, Yenimahalle, Termal, Çınarcık, Kocadere, Şenköy, Esenköy, Armutlu, Fıstıklı2dan geçiyor ve son olarak Kapaklı’ya varıyoruz. Armutlu’dan sonra yol üzerindeki herhangi bir kamp yerinde ya da pansiyonda kalınabilir. Armutlu sahilde çok fazla pansiyon var, üstelik otel de mevcut. Sağınızda deniz, solunuzda dağlar. Manzara güzel olduğundan dik rampaları tırmanırken pek zorluk hissedilmiyor. Araç trafiği çok, ancak emniyet şeridi epey geniş.
Üçüncü gün ise yaklaşık 43 km sürüyor ve totalde yaklaşık 1000 m irtifa alıyoruz. Kapaklı’dan Delmece’ye doğru %10’dan fazla eğimle yaklaşık 15km tırmanışa geçiyoruz. Yolda hiç ağaç olmadığı için, güneş çok yakıyor ve zorluyor. Bu yüzden çok sıcak günlerde dikkatli olmak gerek. Yolda neredeyse hiç araç olmaması çok rahat bir sürüş sağlıyor.
Hayriye, Selimiye köylerinden sonra Soğukdere’de mola veriyoruz. Kapaklı’dan Soğukdere’ye kadarki yolda çeşme neredeyse hiç yok. Yanınızda bolca su bulundurmanızı tavsiye ederim. Mola sonrası Delmece Yaylası, Dipsiz Göller, Erikli Şelalesi, Teşvikiye, Çınarcık’ı geçiyor ve sonunda tekrar başlangıç noktamız olan Yalova’ya varıyoruz.
Bu rotada Delmece Yaylası’ndan Çınarcık’a kadar yol çok fazla mıcırlı, dar ve virajlı. Araç trafiğine de dikkat etmek gerek.
Ancak her şeyden öte bisikletle yolda olmak her zaman en güzeli!
3Yorumlar