Bizimle iletişime geçin

Editoryal

YOKSA BİR İHTİMAL DAHA MI VAR DERSİN?

Bu yıl, EF-Education First bisikletçileri WorldTour yarışları kadar gravel ve uzun mesafe yarışlarında da yer aldı. Bu “alternatif yarış takvimi” gelip geçici bir heves mi, yoksa geleceğin ilk işaretleri mi? Cyclist araştırıyor

Yazı Richard Moore  İllüstrasyon Mark Boardman

Her şey 2016’nın başlarında Cannondale-Drapac bisikletçisi Joe Dombrowski ile takım çalışanı arasında geçen bir şakayla başladı. Dombrowski için sezonun en büyük hedefi mayısda düzenlenecek Giro d’Italia’ydı. Buna karşın Amerikalı bisikletçinin yarış takvimi henüz net değildi.

“Basın sorumlumuz şakayla karışık Leadville’de yarışmamı önerdi” diyor Dombrowski. Basın sorumlusunun Leadville dediği; zorlu tırmanışlarıyla Amerika’da kült statüsüne ulaşmış, Colorado’da düzenlenen 160 kilometrelik dağ bisikleti yarışıydı. Dombrowski bisiklete dağ bisikletiyle başlamıştı. Bu nedenle fikir hoşuna gitmişti ama çok geçmeden Amerikalı bisikletçi rüyadan uyandı. 

Azimli basın sorumlusu, yaratıcı fikrini takım patronu Jonathan Vaughters ve Cannondale yetkilileri ile paylaştı.

“ İlk andan itibaren fikre sıcak yaklaştılar” diyor Dombrowski ve ekliyor. “Benim tepkim ciddi olamazsınız’ yönündeydi.” Profesyonel bir bisikletçiyim ve piyasadaki bisikletçilerin değerini yolda elde ettikleri sonuçlar belirler. Profesyonel kariyerimiz kısa ve bu kısa zamanı boşa harcayamam.”

“Fakat sonrasında neden olmasın? diye düşündüm. O günden sonra pek çok yarışa katıldım. Giro’da yarışmıştım ve Leadville, Utah Turu ile (Dombrowski son şampiyondu) Vuelta a a España arasında bir boşluğa denk geliyordu.

“Leadville çok keyifli geçti. En çok eğlendiğim yarış etrafındaki lojistiği düşünmek ve planlamaktı. Profesyonel bir takımda yol bisikletçisi olarak üzerinde söz sahibi olduğunuz bazı kararlar vardır, lakin kısıtlıdır. Beslenme, hangi lastikleri hangi basınçla kullanacağın, hangi vites aralıklarını seçeceğin, genelde yerine önceden kararlaştırılır. Leadville’de ise tüm bu detayları belirlemek oldukça keyifliydi. Tıpkı yarışlara babamla gittiğim yıllardaki gibiydi.”

EF’in kurguladığı yarış programını bisiklet sporunda daha geniş bir değişim ve evrimin ilk adımı olarak görmek mümkün

Bugünden geçmişe bakalım. Dombrowski’nin takımı EF Education First 2019 yılında “alternatif yarış takvimi” koşacağını açıkladı. Dombrowski kararın öncüsü görülebilir. 

Ancak Leadville 100’ün 2016 edisyonunda koşan tek pro Dombrowski değildi. Takım arkadaşı Alex Howes, Lachlan Morton, artık emekli olan Dave Zabriskie, Ted King ve hatta o dönem Giant-Alpecin renkleri altında yarışan Hollandalı Laurens ten Dam, yarışın başlangıç çizgisinde yer alan prolardı. Ten Dam lastiği paylayınca tıpkı yol yarışlarında olduğu gibi takım aracını yardıma çağırmak için istem dışı elini havaya kaldırdı. Tabii ki Colorado’nun toprak yollarında takım araçlarından oluşan bir konvoy yoktu.

Altı saat sonra defalarca şampiyonluk görmüş deneyimli dağ bisikletçisi Todd Wells bitiş çizgisinden ilk sırada geçti. Dombrowski görüş açısına ancak üç dakika girebildi ve saygı duyulası bir ikincilik elde etti. Howes altıncıydı. Yarış sonunda Dombrowski direkt olarak Kuzey İspanya’ya uçtu ve altı gün sonra Galiçya’da sezonun ikinci büyük turuna başladı.

Dombrowski Leadville’in, Vuelta için ideal bir hazırlık olmadığını itiraf ediyor. “Aslında berbat bir hazırlıktı. Sağlıklı yarışamadım. Fakat kesinlikle keyifliydi. Ayrıca takım ve sponsor son derece mutlu oldu çünkü çok fazla etkileşim aldılar. Bazı WorldTour seviyesinde çektikleri ilgiden çok daha fazla. 

Macera ve keşif

Tünelin sonunda ışık var. Filizlenmekte olan alternatif yarış takviminde gelecek gören giyim şirketi Rapha, EF-Education First takımını teşvik etmek amacıyla iki yıllık sponsorluk anlaşması imzaladı. Sonuç olarak; EF-Education First, 2019 yılında bazı bisikletçilerini Leadville, Dirty Kanza, fixie bisikletlerle koşulan kriteryum yarışı Red-Hook ve Transcontinental gibi daha iddialı uzun mesafe mukavemet yarışlarına gönderdi. 

Kararı takım patronu Vaughters sosyal medyadan duyurdu. Paylaşımın ardından EF’in alternatif olarak girdiği yarışlarda yarışmacı olup olmayacağı tartışma yarattı.

Vaughters ise iddiaları kesin bir dille,  yarışmacı olmayacaklarını ifade ederek yanıtladı. “Hedefimiz yalnızca daha fazla etkileşim” diyor Vaughters, “kazanmak değil.”

EF’in kurguladığı yarış programını bisiklet sporunda daha geniş bir değişim ve evrimin ilk adımı olarak görmek mümkün.  

Görünüşe göre yıllardır birbirlerinden izole olan farklı disiplinler – bir yanda elit profesyonel yol bisikleti, diğer yanda ise keşif, mukavemet ve diğer alternatif etkinlikler bir araya geliyordu.

Mark Beaumont vakasını göz önüne alalım. İskoçyalı 2008’de desteksiz olarak dünya etrafını turlama rekoru kırdı. Bunu 194 gün içinde gerçekleştirdi. Bu başarı, pek çok kişi tarafından hayret verici bir zafer olarak nitelendirildi, ancak bazı yol bisikleti severleri tarafından, “gerçek bisikleti temsil etmiyor” denerek görmezden gelindi.

Dokuz yıl sonra, yani 2017’de Beaumont dünya etrafını en kısa sürede turlama rekorunu geliştirmek için yeniden yollara düştü. Bu sefer harcayacağı efor performans ekibi tarafından titizlikle planlandı. Anlayacağınız, 2008 yılındaki deneme kadar “orman kanunları” geçerli değildi. 

Beaumont’un dünya çevresini turlaması 78 gün sürdü. Bunun anlamı, bir günde 384km geçtiğiydi. “78 gün boyunca tamamıyla yarış modundaydım” diyor Beaumont.

2017’de Beaumont, bakış açısının tersine döndüğünü söylüyor.  “Ultra mukavemet branşı ile yol yarış disiplinlerinin birbirine yaklaştığının farkındayım” diyor Beaumont. “Macera bisikletinin yol yarışlarına doğğru uzanan bir mesafe katettiğini düşünüyorum. 10 yıl önce yalnızca beş çantayla yapılırdı, şimdi ise erkek ve kadınların minimum ekipman ve yarış bisikletleriyle uzun mesafe yarışları koştuğunu biliyoruz.”

Bu türden bir “alternatif” yarış programı, profesyonel yarışlara gittikçe daha fazla nüfuz ediyor. Profesyonel yarışçılar da kendilerini akıntıya kaptırmış gibi görünüyor. Bunun bir nedeni de giderek rakamların istilasına uğrayan bisiklet sporuna karşı bisikletçilerin verdiği bir tepki olarak görülebilir. 

Yol yarışları gittikçe asfalt yol koşullarına alternatif arıyor. Bahar klasiği Ghent-Wevelgem yarı pave taşlı yolları birkaç yıl önce tanıttı; Tro Bro Leon, Brittany’de kült statüsüne sahip toprak yollarda koşulan bir yarış; ve bir zamanlar sprinter dostu olan Paris-Tours, bu yıl üzüm bağlarının izinden kirli toprak yollara girdi.

Geçmişi 2007’ye dayanan yarış programının en sevilen yarışlarından biri olan Strade Bianche Toskana’nın beyaz toprak yollarında koşuluyor. 

Parti başlasın   

Bazı profesyonel bisikletçiler kendi macera sürüşlerine çıkıyor. Eylül ayı başında Britanya Turu’nda yarışmaları gerekirken  Larry Warbasse ve Conor Dunne, Aqua Blue Sport’un takımı kapama kararı almasının ardından #NoGoTour adını verdikleri rotayla vahşi doğaya doğru yolculuğa çıktılar. Muhtemelen ikili sosyal medya yayınları aracılığıyla Britanya Turu’nda elde edeceklerinden daha fazla dikkat çekti.

Bir ay sonra II Lombardia’nın bitişinin ardından Lotto-Soudal’dan takım arkadaşı Thomas De Gendt ve Tim Wellens benzer bir şey yaptı ve kadro üstü çantalarını takarak, Lombardia’dan Belçika’ya 1000km boyunca bisikletle gittiler. İkili maceralarını “Son Kaçış” ismini verdiler ve sosyal medya takipçileriyle her anlarını paylaştılar. 

Alternatif” yarış programı, profesyonellere gittikçe daha fazla nüfuz ediyor. Yarışçılar da kendilerini akıntıya kaptırmış gibi bisikletçiler diğer meslektaşlarıyla bağlantı kuruyor

Bu tip sürüşler ve alternatif organizasyonlarla profesyonel bisikletçiler diğer meslektaşlarıyla bağlantı kuruyor – ve belki de bazı durumlarda, kariyerleri boyunca unuttukları bisiklet sürmenin hazzını yeniden keşfediyorlar.

“Larry ve Conor ile seyahatlerinden sonra konuştum ve bisiklet üzerinde yeni yerler görmekten büyük keyif aldıklarını söylediler” diyor Dombrowski.

Yeni macera arayışı, bazılarına göre macera, keşif ve heyecan aracı olan bisikletin ticari bir ürün haline gelmesinden kaynaklanıyor olabilir. Gerçekten de pro yarışçıların yarış içindeki odak noktası ve perspektifi ince yarış lastikleri kadar dar olabiliyor.

“Larry ve ben sürüş rotalarımızı Strava’daki ısı haritasına göre belirliyoruz” diyor Dombrowski. “bu syaede insanların sıklıkla nerelerde sürdüğünü görebiliyorsunuz. Tabii bizim de nerelerde sürdüğümüz görülebiliyor. Her ikimiz de Nice’de yaşıyoruz. Ve burada sürüş yapabileceğiniz inanılmaz güzel rotalar var. Bizim için Nice oyun parkı gibi. Ancak ısı haritasına bakacak olursak, her zaman aynı yollarda sürüyoruz!”

“En inanılmaz yollar dahi A noktasından B noktasına ulaşmak maksadıyla binildiğinde korkunç olabilir. Biz ise her zaman aynı yollarda sürüyoruz. Çünkü eğer interval yapmamız gerekiyorsa, bu tip bir antrenman için farklı yolları keşfe çıkmaktansa hangi yolların interval için daha uygun olduğunu önceden biliyor olmak bir avantaj. Her şey kontrol çerçevesi etrafında gerçekleşiyor, bu da maceracı ruha zarar verebiliyor.”

Sürüş ile yeniden bağ kurmak  

Sürüş yapılacak yolların kendi isteğinize göre değil, antrenmanın tipine göre seçildiği power metre yorgunluğu olarak adlandırılan bu duyguyu yaşayan yalnızca Larry ve Joe olamaz. Ancak açık yollarda sürüş yapmanın tehlikesi de bisikletçileri kısıtlayan bir etmen.

Dombrowski ve King Amerika’da sayısı her geçen gün artan toprak yol bisikletçilerinin artışını bu faktöre bağlıyor. Belki bisiklet sporu bu noktada dağcılık ile paralellik gösteriyordur. Tüm zirvelere çıkıldıktan ve en popüleri insan akınına uğradıktan sonra, maceracılar aynı dağı tırmanmaktansa, aynı dağa farklı farklı açılardan çıkılan alternatifler aramaya başlarlar.

EF Education First’in alternatif yarış takvimini takip etmesi büyüleyici olacak, ama kaçınılmaz olarak, takımın hangi etkinliklerde yer alacağının seçilmesi zorlu bir süreç. WorldTour yarış takvimi, Ocak ayında Tour Down Under ile başlıyor ve 18 ülkede, 37 yarıştan ve 180 güne yaklaşan yarış gününden oluşuyor. Kağıt üstünde, alternatif bir yarış takvimi için fazla zaman kalmıyor.

“Farklı disiplinlerdeki yarışlarda yer almak bize olan ilgiyi artırıyor ama kabul edelim ki sınırlı zamana sahibiz ve ana odağımız hala büyük WorldTour yol yarışları” diyor Dombrowski. “Rigo’nun [Uran] Fransa Turu’ndan önceki hafta toprak yollarda geçen bir yarışa gireceğini sanmıyorum. Bazı bisikletçiler bu tip yarışları zaman kaybı olarak görüyor – “Neden herhangi biri böyle bir yarış koşmak ister ki?” diye düşünüyorlar. Ama bazı bisikletçiler için durum bunun tam tersi. Örneğinİ Vuelta etap galibi ve Dünya Yol Bisikleti Şampiyonası’nın bronz madalyalı ismi Mike Woods Leadville’de yarışmaya can atıyor. Ve elbette Lachlan Morton da.”

Morton kariyerine o dönem Garmin-Sharp adıyla bilinen takımda başladı. Amerika’da birkaç yıl yarıştıktan sonra WorldTour seviyesinden ayrıldı. Bisikletin en üst seviyesine dönüşü ise 2017 yılında Dimension Data ile oldu. Morton ününü WorldTour seviyesinde elde ettiği derecelerden çok (açıkçası kazandığı herhangi bir birincilik bulunmuyor), abisi Angus ile yaptığı Thereabouts filmlerindeki alternatif sürüşlerine borçlu.

Film tamamıyla macera ve saf sürüş hazzı üzerineydi. Takıma geçen sene geri dönen Morton, “Birçok insan Thereabouts sayesinde benle bağlantı kurdu. Yarıştığım zamanlarda pek çok bisiklet meraklısının bana benzer ilgi gösterdiğini hissetmiyordum” diyor.

“Bence en heyecan verici şey EF-Education First’ün bisikletle alakalı gün yüzüne çıkmamış bir alana ışık tutması. Pek çok sponsor böyle bir adım atmazdı. EF bisiklet sporunu bir bütün olarak geliştirmeye kendini adamış. Ve kişisel olarak, Dirty Kanza gibi yarışlara katılmak ve iyi sonuçlar elde etmek isterim. Bu harika olurdu.

HIZLI VE KİRLİ

Amerika’daki Dirty Kanza gibi toprak yollu yarışlar, profesyonel bisikletçilerin bisiklet aşkını yeniden keşfetmesini sağlayabilir

Geçmişte WorldTour yarışlarında yarışmış Ted King “alternatif” yarışlara döndü ve Kansas’ın ortasındaki toprak çakıl yollardan geçen Dirty Kanza’da iki kez şampiyon oldu. 

King, Cervélo Test Team, Liquigas ve Cannondale takımlarının ardından kariyerini noktaladı. İki kez Giro d’Italia’da yarıştı ve iki kez de Fransa Turu’na başladı. Açılış etabında düşüp omzunu kırdığı 2013’te üne kavuştu. Kazasının ardından Ted King dördüncü etap takım zamana karşı başlarında geride kalmaya başladı ve yedi saniyeyle zaman limitinin dışında kaldı.

Birçok kişi bu şartlar altında King’in diskalifiye edilmesinin ağır bir karar olduğunusavundu. King spora 2015’te nokta koysa da, kariyerinin o günkü kazada bittiğini söylüyor: “Bırakmaya hazırdım” diyor Ted King. 32 yaşındaydı ve King için bir sonraki durak Wall Street’de finans kariyeriydi… ya da tam tersi. En azından Ted King öyle düşünüyordu.

“Çünkü bisikletimi sürmeyi hala seviyordum. 2016 baharında eğlenceli etkinliklerde yer aldım ve Rebecca Rusch [ünlü mukavemet bisikletçisi ve üç kez Dirty Kanza kazananı] ile tanıştım. Bana, “Kesinlikle Dirty Kanza’ya gitmelisin” dedi. “Yarışı duymuştum ama hakkında hiçbir şey bilmiyordum. Tek bildiğim, Amerika’nın ortasındaki çakıllı yollarda bir kasabada ve neredeyse bilmediğim bir eyalette geçen ve toplu start ile başlayan bir yarış olduğuydu.

“Yarışa ne bekleyeceğimi bilmeden gittim. Uzun mesafeleri sürmeyi biliyordum [yarış toplamda 322km uzunluğunda]; asfalt harici yol koşullarında sürmüştüm. Dirty Kanza’da beslenme bölgeleri dışında destek almanız imkansız. Geçmeniz gereken üç kontrol noktası var. Geleneksel yol yarışlarından tamamen farklı. İyi bir iş çıkarmam gerektiğini biliyordum, ama tamamen bir bilinmeze pedal basıyordum.”

İlk Dirty Kanza yarışında Ted King iyi bir iş çıkardı – ikinci olan bisikletçinin 40 dakika önünde, 11 saat 50 dakikalık dereceyle birinci oldu. 2017’de işler King’in beklediği gibi geçmedi, “Geçtiğimiz yıla göre çok daha rekabetçiydi ve şans da benimle değildi.” Ancak bu yıl King 2016’nın şans eseri olmadığını gösterdi – yeniden kazandı, bu sefer 10 dakika fark ve 10 saat 44 dakikalık derece ile.

“Sakin bir küçük kasabada bisiklet topluluğunun bir araya geldiği, tam bir festival” diyor King. “Eğer Dirty Kanza’yı Tour of Flanders’la kıyaslarsanız – demek istediğim, örneğin start noktasına yaklaşık 200.000 kişinin geldiğini düşünün ve bu kişiler yarışı gerçekten biliyor ve anlıyorlar. Bu bir topluluk. Dirty Kanza işte buna benziyor, ama çok daha küçük ölçekte.” 

Richard Moore gazeteci, yazar, eski yarışçı ve The Cycling Podcast’ın kurucu ortağıdır.

E-Posta Bülteni

E-Posta bültenimize abone olun, en son haber ve röpörtajlardan ilk sizin haberiniz olsun!

Yorumlar için tıklayın

Cevapla

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Öne Çıkanlar

Bağlan
E-Posta Bülteni

E-Posta bültenimize abone olun, en son haber ve röpörtajlardan ilk sizin haberiniz olsun!