Geçtiğimiz süre içerisinde yeni bir üst segment bisiklet piyasaya çıktığında, onu tarif eden bazı özelliklerle anılırdı. Marka ayırt etmeksizin; disk fren, orta göbeğe yaklaştırılan arka çatal, entegre kablolar, geniş lastik boşluğu ve aero kadro profilleri, bunlardan birkaçı. Bu açıdan bakıldığında Scott’ın yeni Addict RC modeli bir istisna değil.
“Çünkü en iyi performansı yakalayabileceğiniz bazı standartlar vardır” diyor, Scott’tan Janosch Wintermantel. “Orta göbeğe yakın arka çatal hem daha aero hem de kadroya daha iyi uyum sağlıyor. Disk frenler ise kumpasa kıyasla daha kusursuz fren performansı sağlıyor. Diğer markaların da aynı sonuçlara varması şaşırtıcı değil. Gelişen materyal ve teknolojiyle birlikte endüstri, en iyi yol yarış bisikletini üretme konusunda gittikçe birbirine benziyor.”
Yine de bu, Addict RC ile Scott’ın yalnızca yeni trendlere ayak uyduran bir bisiklet ürettiği anlamına gelmiyor.
“Fark yaratabileceğimiz alan gittikçe daralıyor olabilir ama farklı bir seviyeye çıkmak için elimizden gelenin en iyisini yaptık” diyor Wintermantel. “Hollow dropouts ve benzersiz sele borusu kelepçesi gibi ufak değişimler ağırlığı düşürdü. Aynı zamanda, inanılmaz pahalı olmasına karşın mümkün olan en iyi kalite karbon fiberi kullandık. Bu da rakiplerimizin en üst model bisikletlerinde dahi kullanmadığı bir yenilikti.”
Şüphe yok ki, uzun yıllar süren Ar-Ge çalışmaları, malzeme ve üretim tekniklerinde yeniliklerin önünü açacaktır. Buna ek olarak, UCI’ın bisiklet tasarımı alanında mevcut düzenlemeleri değiştirmesi de daha fazla ilerlemeyi beraberinde getirecektir, fakat Wintermantel, şu an için pazarın gelişim eğrisinin en üste ulaştığını söylüyor. Bisiklet tasarımcıları için işler giderek zorlaşsa da Wintermantel yeni Addict RC’nin neredeyse her bölümünde performans gelişimi sağladıklarını savunuyor.
“Sağlam çıkış noktamız, en büyük yardımcımız oldu” diyor Wintermantel. “Eski Addict’in kendini kanıtlamış bir tasarımı vardı – geçtiğimiz yıl Vuelta’yı kazandı – fakat mühendislerimiz mevcut dizaynın üzerine koyabileceklerine inanıyorlardı.”
Bunun anlamı, ağırlık artışı olmaksızın tasarıma yeni bir karakteristik kazandırılmasıydı. “Sonuç olarak 100g daha hafif ve orta göbeği %14.5 daha rijit bir kadro elde ettik.”
Wintermantel, aslan payını kadro üretim sürecinin tekrardan ele alınmasına veriyor. Bir önceki Addict dört farklı kalıpta yapılıp, sekiz farklı bağlantı noktasıyla birbirine monte edilmiş. Yeni tasarım ise üç parçadan ve yalnız dört bağlantı noktasıyla üretilmiş.
“Üretimde daha az materyal kullandık. Bu da kadroyu daha hafif ve rijit yaptı” diyor Wintermantel. “Hedefimize ağırlığa etki etmeyecek bir dizi zarif ayrıntıyla ulaştık. Örneğin; kadroda tek bir metal parça dahi yok: Kaliper bağlantılarından sele borusu kelepçesine kadar her şey karbon. Bu daha önce denemediğimiz bir şeydi.”
Aero kadro profillerinin tasarımı dahi ağırlık göz önünde bulundurularak ince elenip sık dokunmuş.
“Düzleştirilmiş boru profillerini yalnızca ana yerlerde kullandık.” diyor Wintermantel. “Yeni tasarımla 45km’de yaklaşık 6 watt’lık bir gelişme sağlandı.”
Denge tahtası
Öncelik hafiflik olduğunda entegrasyon dahi düşmanınız olabilir. Bu nedenle, istenmeyen ağırlık eklemeksizin temiz görünüme sahip bir bisiklet arayışı, Scott mühendislerini yenilikçi bir özellik yaratmaya zorladı, diyor Wintermantel.
“Biz bunu, ‘dış merkezli bisiklet’ olarak adlandırdık” diyor Wintermantel. Anlamı, dış merkezli tandem bisikletin orta göbeğine benzemesi. Scott, furş takımını taşıyan mil yatağını 3mm geriye doğru kaydırdı. Bu, kabloların maşa borusundan girmesine ve spacer içindeki kanal aracılığıyla alın borusundaki boşluktan aşağıya doğru hareket etmesine olanak tanıdı.
“Aktarım seçeneği ne olursa olsun, piyasadaki hiçbir bisikletin mükemmel entegrasyon sağlamadığını fark ettik. Bisikletler ya elektronik ya da bisiklet hakimiyetinden ödün vererek mekanik vites geçiş sistemi ile sınırlıdır” diyor Wintermantel.
“Çözümü bulduğumuza eminiz – çalıştığımız proların bazıları mekanik vites değişim sistemini tercih ederken, disk frene kuşkuyla yaklaşıyordu. Fakat yeni Addict’i denediklerinde, eski Addict’i kullanmakta direnç göstermediler. Bu da bir şeyleri gösteriyor, çünkü söz konusu profesyonellerden biri de eski Addict ile Vuelta’yı kazanan Simon Yates.
E-Posta bültenimize abone olun, en son haber ve röpörtajlardan ilk sizin haberiniz olsun!
