Haber ERMAN ÖNER Fotoğraf TARIK GÜL
Bu yıl üçüncüsü düzenlenen Tour of Antalya, 149.2 kilometrelik Antalya-Antalya etabıyla başladı. Yüksek tempoda geçilen ilk gün beklenildiği gibi sprint finişine sahne oldu. Toplu sprint finişinde, Adria Mobil’den Marko Kump ve Belçika’nın Pro-Kıta ekibi Sport Vlaandaren-Baloise’den Kenneth Van Rooy’un önünde gülen isim Israel Start-Uo Nation’ın Estonyalı sprinteri Mikhel Raim oldu.
Geçmişinde Estonya Turu genel klasman zaferi ve çeşitli tek haftalık turlarda etap galibiyetleri bulunan 26 yaşındaki Estonyalı sprinter, Türk topraklarında ilk zaferini elde etmiş olsa da, bu onun Türkiye’de koştuğu ilk yarış değil. 2016’dan beri İsrail ekibi adına mücadele eden Raim, 2010 yılında Ankara’da düzenlenen Avrupa Gençler Şampiyonası’nda Estonya Milli Takımı adına pedal basmış ve 148.5km’lik yarışı 42’nci sırada tamamlamıştı.
Konuyla ilgili kendisine yönelttiğimiz soruya, Ankara’daki Gençler Avrupa Şampiyonası hayatımdaki ilk büyük yarıştı diyerek yanıtlayan Mikhel Raim, o günlere dair anılarını Cyclist Türkiye ile paylaştı.
“400 metreye kadar gayet iyiydim. Önümdeki bisikletçi yarışı ikinci bitirmişti (Bryan Coquard). Fakat sprintimi açtığımda bacaklarıma çok ağır kramplar girdi ve pedal çevirmeye devam edemedim.”
“Yarın farklı bir senaryo”
Kazandığı etapla birlikte sprint mayosuna ilaveten liderlik mayosunu da sırtına geçiren Raim, etap sonu medya mensuplarıyla bir araya geldi. Galibiyetiyle ilgili sorulan sorulara buraya gelirken mutlaka bir galibiyet planladıklarını ve bunu başardıkları için mutlu olduğunu söyleyerek karşılık veren Estonyalı bisikletçi, sözlerine şöyle devam etti: “Sezonun başı olan Şubat ayında bir zafer elde etmek motivasyon yüklemesi anlamında bir bisikletçi için her zaman önemlidir.”
Etaba dair değerlendirmelerine devam eden Raim, dört etaplık yarışın tek WorldTour ekibi olmalarının normal şartlarda kendilerine ekstra sorumluluk getirmesi gerektiğini, ancak bugün zekice yarışmaları sayesinde sorumluluğu diğer takımların üstlendiğini söyledi. Bu sayede takım olarak finişe daha taze gelebildiklerini, yine de son 10 kilometrede fazlaca enerji tükettiklerini sözlerine ekleyen Estonyalı sporcu, tırmanışların bulunduğu ikinci etabın ise farklı bir senaryosunun olacağını söyledi.
“Son 10 kilometrenin videosuna bakarsanız pelotonun solda bizim ise takım olarak sağda kaldığımızı görürsünüz. Bu nedenle fazlaca rüzgar yedik. Fakat takım arkadaşlarım gerçekten benim için çok iyi çalıştı. Yarın ise tamamen farklı. Normalde pelotonun en hızlı bisikletçisi değilimdir. Dolayısıyla etap içerisinde bazı zorlukların olması, hızlı sprinterlerin geride kalmasına yol açar. Bu durum da benim şansımı daha da yükseltecektir” diyerek sözlerine son verdi.