Çatalhöyük Çumra Belediyespor’daki antrenörü İsmail Uğurlu, 15 yaşındaki yıldız sporcusu Ramazan Yılmaz’ı anlatırken şöyle başlıyor cümleye: “Ramazan, 2019 sezonunda yarıştığı tüm ulusal müsabakalarda ikincilik dahi almadan, her birinde kürsünün en üst basamağına çıkararak elde edilmesi zor bir başarıya imza attı!”
Uğurlu’nun, genç sporcusunun başarılarını gururla anlatması elbette boşa değildi. Keza Yıldızlar kategorisinde yarışmakta olan genç yetenek Ramazan Yılmaz, geride bıraktığımız yıl, hem yol hem dağ hem de zamana karşıda ulusal şampiyonluk mayosunu üzerinde geçirerek sadece 1,5 yıl evvel başladığı bisiklet sporunda kendine şimdiden sağlam bir yer edinmişti bile.
Sadece antrenörü de değil, yarışlarda onu izleyen, başarılarını gören çoğu insan Yılmaz’ın, gerçekten yetenekli olduğu, bu sporda gelecek vadettiği görüşünde hem fikirdi. Peki Ramazan’ın hayatında nasıl yer etmişti bisiklet? Bu sorunun yanıtını elbette genç sporcunun kendisinden dinledik.
“Bisiklet sürmeyi çocukluğumdan beri çok seviyordum. Okula gidip gelirken veya hafta sonları dışarıda olduğum zamanlar Çumra’da antrenman yapan takımları görüyordum ve çok imreniyordum. Onları göre göre daha çok evvel bu sporu yapmaya karar vermiştim aslında. Şimdiki antrenörüm İsmail Uğurlu, o zaman da milli takımda görevliydi ve ben her okul çıkışı gidip aynı yerde onların geçmesini bekliyordum.
Aradan biraz zaman geçtikten sonra bir gün, bu sporu yapmak istediğimi İsmail Hoca’ya anlattım. O zaman İsmail Hoca, milli takımla birlikte bir müsabaka için yurt dışındaydı. Döndüğünde ise görüşmek üzere bir araya geldik.”
Ramazan’ın takıma geliş öyküsünün devamını ise antrenörü İsmail Uğurlu anlatıyor: “Ramazan, bana ilk olarak mesajla ulaştı. İlk konuştuğumuzda ben milli takımla beraber yurt dışındaydım. Bana ulaşmadan önce arkadaşlarına sormuş, onlar da ‘dışarıdan takıma kimseyi almıyorlar’ demişler. Ramazan bunu duyunca biraz çekinmiş, takıma giremeyeceğini düşünmüş ama sormadan da edememiş. Utana sıkıla şunu yazmıştı bana, ‘dışarıdan sporcu almıyormuşsunuz doğru mu?’ Ben de hayır dedim, öyle bir şey yok. Elbette sporcu alıyoruz.
Derken biz yurt dışından döndük ve Ramazan’la bir araya geldik. İlk bakışta fiziki olarak ne kadar uygun olduğu ilgimi çekmişti. Bu arada Ramazan ben gelmeden önce de o birkaç günlük arada takıma gitmiş ve takımın mekanisyeni Mustafa (Kestek) beyden bir bisiklet istemişti. Ama bizim Mustafa ‘senden önce gelenler var, onların kullanması gerek’ diyerek Ramazan’a bisiklet vermemiş.
Sonra ben döndüğümde elbette Ramazan’ın sürüşünü de görmek istedim ve ona bir bisiklet verdim. Ramazan fiziksel olarak gerçekten iyiydi, azimliydi, istekliydi ve ona şunu demiştim, “Bana sporcu lazım ama bana asıl, şampiyon olacak sporcu da lazım!”
Derken düzenli antrenmanlar başlıyor ve 2017’nin Kasım ayında Çatalhöyük Çumra Belediyespor ile bisiklet sporuna adım atan Yılmaz, 2018 sezonunda ilk yarışını koşuyor. Hatay Arsuz Türkiye Şampiyonası sezon açılış yarışlarında koştuğu ilk müsabakadan 4. olarak ayrılan genç yetenek için bu, şimdiye kadar kürsüye çıkmadığı ilk ve son yarış oluyor. Sonrasında Ramazan, katıldığı hiçbir yarıştan madalyasız ayrılmıyor.
Ordu’da koştuğu ikinci yarışta bu kez 2’nci ve ardından ikinci gün 3’üncü oluyor. Sonrasında ise kürsüden inmiyor Ramazan. 2019 sezonunu kendi kategorisinde yol, dağ ve zamana karşıda ulusal şampiyon olarak tamamlıyor. 2020’nin ilk ulusal yarışında ise ilk gün jant teli kırılmasına rağmen finiş çizgisine 2. sırada ulaşmayı başarıyor. Yarışın bir sonraki gününde ise bu kez yeniden podyumun ilk basamağındaki yerine geri dönüyor.
Fiziksel uygunluğu ve yeteneğinin yanı sıra hırsı, azmi ve isteği sayesinde kısa zamanda takıma ayak uydurmayı ve takım içerisinde yarışmayı öğreniyor Ramazan. Genç sporcunun hızlı gelişiminin farkında olan antrenörü İsmail Uğurlu, takımdaki diğer sporculara “Ramazan, kısa zamanda sizi geçecek konuma gelecek” diyor. “Ramazan takıma yeni gelmişti, gençti, deneyimsizdi ama yetenekliydi, kaybetmeme arzusu çok yoğundu, hırslıydı ve söyleneni kavrama kabiliyeti inanılmazdı.
Bir söylediğimizi bir defada anlıyor, hemen yapıyordu. Bunları bildiğimden böyle bir uyarıda bulundum takımdakilere. Bu söylemim elbette takımda 2-3 senedir yarış koşan sporculara gülünç geliyordu. Fakat Ramazan beni haksız çıkarmadı ve takıma gelişinin henüz üçüncü ayında kendinden çok önce başlayan sporcuları rahatlıkla geçmeye başlamıştı. Ramazan gerçekten çok özel bir sporcu, gelecekte kendinden çokça bahsettirecek bir sporcu. Bu yüzden onu kaybetmeyi hiç istemiyoruz!”
Ailesi için de elbette gurur kaynağı Ramazan. “Ailemin desteğinin üzerimdeki etkisi çok büyük” diyor ve artık kardeş gibi olduklarını söylediği takım arkadaşlarının da ailesinin bir parçası olduğunu ekliyor.
“Geleceğin şampiyonu” olarak görülen Ramazan, başarısını gelecekte de devam ettirmek konusunda son derece kararlı. Üstelik en büyük hayali, beden eğitimi öğretmeni veya antrenör olarak kendisi gibi başka genç yeteneklerin de başarısına katkı sağlamak! Dileriz gelecekte daha pek çok kez Ramazan’ın başardıklarına ve başarısında katkı sahibi olduklarına yer vermeye devam ederiz!
Ramazan’la kısa kısa;
Beğendiğin, takip ettiğin, belki tarz olarak kendine yakın hissettiğin bisikletçi?
Remco Evenepoel
En zorlu yarışın?
Sakarya Türkiye Dağ Bisikleti Şampiyonası
Bisikletçi olarak nasıl tanımlıyorsun kendini? Hangisine daha yatkınsın; yokuş, sprint, zamana karşı vs?
Fiziksel yapım itibariyle sprint ve zamana karşı.