İster karantina sırasında egzersize artan ihtiyaçtan ötürü olsun isterse pandemiden dolayı toplu taşıma araçlarından kaçınma dürtüsüne bağlı olsun, şu bir gerçek ki dünya genelinde ulaşımda bisiklete olan ilgide bir patlama yaşanıyor.
Kuşkusuz artan bu ilgi, hükümetleri de bisiklet yollarına yatırım yapmaya ve bisiklet kullanımını teşvik etmeye yöneltti. Ancak yetkililer elbette, artan trafik içinde bisikletçilerin kendilerini daha güvende hissetmelerini sağlamak için bundan çok daha fazlasının yapılması gerektiğini de söylüyor.
57 yaşındaki Jude Duncan, pandemi sırasında bisikletiyle yollara çıkan kullanıcılardan sadece biri: “Daha önce spor salonuna adımımı dahi atmadım ve hiç egzersiz yapmazdım.”
Ancak Duncan, karantina süreci başladığında evde dışarı çıkıp hem formda kalmanın hem de bir yerden bir yere gidebilmenin yeni ve hızlı bir yolunu aradı ve ikinci el bir bisiklet almaya karar verdi.
“Bu şimdiye kadar yaptığım en iyi şey” diyor Duncan ve bisiklete binmenin hem fiziksel hem de zihinsel sağlığını iyileştirdiğini söylüyor.
Jude Duncan, karantina sürecinde çok daha boş olan yollarda dahi ihtiyatlı davranmayı sürdürdüğünü dile getiriyor. Bununla birlikte yaşadığı yer olan Leicester’da, hükümet tarafından yapımı desteklenen yeni pop-up yollar ile yoğun zamanlarda da daha güvenli sürdüğünü anlatıyor.
“Şehri bu şekilde dolaşmak harika! Tüm bunların neden daha önce yapılmadığını merak ediyorum!”
Leicester, pandemi sırasında yolların bir bölümünü trafiğe kapatan ve pop-up bisiklet yolları ile geçici bisiklet şeritlerinin oluşturulmasını destekleyen İngiltere’deki 40 konseyden sadece biriydi.
Jude Duncan, yeni şeritleri bir “nimet” olarak değerlendiriyor ve “Onlar olmasaydı yola çıkacak cesareti bulamazdım” diyor. “Bisiklet sürmek teşvik ediliyorsa bunun güvenli şekilde yapılabilir olması da desteklenmeli.”
Bristol’de yaşayan Pete Gibbons da dokuz yaşındaki kızı ile bisiklet sürmek için karantina sürecindeki sakin yolları fırsat bilenlerden. Geçmişte, şehrin dışındaki belli bölgelerde kısa geziler yapmak için bisiklet sürdüğünü belirten Gibbons, mart ayıyla birlikte bu sürüşlerini şehir merkezine de taşıdı.
“Daha önce bu, kızımla birlikte yapabileceğimiz bir şey değildi. Çünkü Bristol’de bazı bisiklet şeritleri var ancak gerçekten güvenli olduklarını söylemek zor. O yollara da ulaşmak için büyük kavşaklar ve uzun yollar aşmanız gerekiyor. Ancak karantina sırasında tamamen farklı bir deneyim yaşadık, çünkü trafik yoktu. Bu yüzden şehrin ana yollarında sürerken güvende hissettim.”
Pete Gibbons, daha fazla bisiklet sürerek araç kullanımının azaltılmasına destek olmak konusunda oldukça hevesli. Ancak mevcut yolların ve bisiklete ayrılmış şeritlerin, kızıyla birlikte sürmek için yeterince emniyetli olduğunu düşünmediğini ve trafik arttıkça daha fazla bisikletli görmeye devam edilebilmesi için daha çok bisiklet şeridinin hayata geçirilmesi gerektiğini söylüyor.
Peki İngiltere’de yerel yöneticiler bu konuda neler yapıyor?
Mayıs ayında Ulaştırma Bakanlığı, İngiltere’de pop-up bisiklet yollarının ve daha güvenli kavşakların oluşturulmasına yardımcı olmak ve bisiklet kullanımını teşvik etmek için 225 milyon £ (1.901.683.673,55 Türk Lirası) değerinde bir fon oluşturulduğunu bildirdi.
İngiltere Ulaştırma Bakanı Grant Shapps, mayıs ayında düzenlediği basın toplantısında, ülkenin ulaştırma politikasının merkezine bisiklet kullanımı ve yürüyüşü yerleştirebilmek için 2 milyar sterlin değerinde bir paket ayrıldığını açıkladı.
Öncesinde ise hükümet, yeni ulaşım modlarını teşvik etmek üzere 5 milyar £ yatırım yapacağını açıkladı, ancak bunun nasıl harcanacağını henüz belirtmemişti. Ulaşım departmanı sözcüsü, bisiklet ve yürüyüş yolları için ayrılacak toplamda 2 milyar sterlinin, “koronavirüs önlemi olarak” toplam 5 milyar sterlinlik yatırımın bir parçası olduğunu söyledi.
Benzer şekilde İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda’da da pop-up bisiklet yollarının yapımını içeren “Belfast” projesi tanıtıldı. Ülkedeki yardım kuruluşu Sustrans, Glasgow, Newcastle ve Salford gibi şehirlerde, yeni oluşturulan 48 geçici bisiklet şeridiyle birlikte 270’den fazla caddenin yeniden planlandığını belirtti.
Londra’da, araçsız bölgeler oluşturmak üzere yeni planlar yapılırken yaz boyunca 30 kilometrelik kalıcı bisiklet şeridinin de inşa edilmesi düşünülüyor.
Hükümet tarafından açıklanan rakamlara göre, karantina sürecinde bisiklet kullanımında artış yaşanırken trafik yoğunluğunda ise %75’e varan azalmalar yaşandı. Ancak sivil toplum kuruluşlarına göre yeni bisikletçileri, yollarda tutmaya devam etmek için daha fazla eyleme ihtiyaç var.
Yardım kuruluşu Sustrans’ın halkla ilişkiler müdürü Rachel White, bisiklet kullanımını artırmayı amaçlayan önlemlerin hızla alındığını ancak eylem eksikliğinden dolayı hayal kırıklığı yaşadıklarını bildirdi.
Bike Worcester ise yerel yöneticilerin, konuyla ilgili önlemlerini yetersiz bulurken otomobilleri, yollardan almak konusunda isteksiz davranıldığını savundu. Bike Worcester üyesi ve aynı zamanda Yeşil Parti meclis üyesi olan Matthew Jenkins, alınan önlemlerin, bisikletçilerin kendilerini yolda güvende hissetmelerine yetmediğini bildirdi.
Jenkins yapılması gerekenin, otomobillerin şerit sayısının azaltılması, yolların tek yönlü hale getirilmesi ve tamamen ayrılmış bisiklet yollarının yapılması olduğunu belirtiyor.
Cycling UK kampanya yöneticisi Keir Gallagher de şimdiye dek atılan adımların çok iyi bir başlangıç olduğunu ancak sıkışık yollara geri dönülmemesi ve toplu taşımalardaki kalabalığın yeniden önüne geçilmesi için daha fazlasının yapılması gerektiğini vurguluyor.
“Eğer hemen şimdi gereken önlemler alınmazsa, bisiklet sürmeyi yeniden keşfeden pek çok kişi ortadan kaybolacak ve kendilerini güvende hissetmeyen bu insanlar, tek çözüm yolu olarak otomobillerine geri dönmek isteyeceklerdir.”
“Görmek istediğimiz şey, bisiklet süren herkesin kendini güvende hissedeceği, şehir genelinde ve merkezinde uzanan, tamamen korunan yollar. Uzun vadede ise bunlar, daha tutarlı ve kalıcı rotalara dahil edilmeli.”
Kaynak BBC