Medicine & Science in Sports & Exercise’da yayınlanan yeni araştırma, son hızla sprint yaptıktan sonra mide bulantısı ve kusma hissinin kısmen laktik asidoza bağlı olduğunu gösteriyor – kanınızın vücudunuzun başa çıkabileceğinden daha asidik hale geldiği bir durum.
Sprint kaynaklı mide bulantısından kaçınmanın en iyi yolu: Daha fazla sprint antrenmanı yapmanız, vücudunuzun daha az laktik asidoza maruz kalmasına yardımcı olan adaptasyonlar geliştirir.
Araştırmacılar, tam gaz bir sprintten sonra kendinizi hasta hissetseniz bile, eğer 20 dakikalık yavaş bir pedal çevirme antremanı yaparsanız, bir sonraki sprintteki performansınızın düşmeyeceğini söylüyor.
İlk kez bir Wingate testi yaptığımda (anaerobik gücünüzün en üst sınırını belirlemek için 30 saniyelik bir tam hız sprint testi), laboratuar teknisyeni her ihtimale karşı yanıma bir kova koydu. Testten sonra bacak kaslarım ağrıyordu ama neyse ki midem yerinde kaldı. Ancak sporcular tam gaz gittiğinde durum her zaman böyle değildir.

Durmanızı söyleyen bir sinyal olabilir
Sprint atmanın midenizi bulandırmasının nedeni bir gizem olarak kalmıştır. Araştırmacılar, ağır egzersiz koşullarıyla ilişkili mide bulantısının muhtemelen, kendinize zarar vermeden önce artık durmanızı söyleyen, ağrı ve yorgunlukla birlikte gelen birçok uyarı sinyalinden biri olduğunu söylüyor.
Fizyolojik olarak değerlendirirsek, bilim adamları, mide bulantısının laktik asidozun bir ürünü olabileceğinden şüpheleniyorlar. Kanınız, egzersiz sırasında biriken laktik asit düzeyinden dolayı vücudunuzun kaldırabileceğinden daha asidik hale geliyor. Diğer asidoz türlerinin mide bulantısına neden olduğu biliniyor; ve kan pH’ındaki düşüş, vücudun asit-baz dengesini düzenlemenin bir yolu olarak kusmayı hızlandırabilir.
Bisikletçiler 30 saniyelik ve maksimum yoğunluktaki, 20 dakikalık aktif (yavaşça pedal çevirme) ve pasif (pedal çevirmeden selede oturma) dinlenmelerle ayrılmış dört tane sprinti tamamladılar. Araştırmacılar kan örneklerini aldılar; altı ve on sekiz dakikalık dinlenmeden sonra bulantı düzeylerini değerlendirdiler.
Sporcularda, tekrarlanan sprintlerin ardından artan mide bulantısı ve laktik asidoz düzeylerinde artış tespit ettiler. Sporcular pasif dinlenme yerine aktif dinlenmeyi gerçekleştirdiklerinde her iki artış da daha az belirgindi. Ancak bu oran sprint denemeleri boyunca tutarlı değildi. Bulantı skorlarındaki farklılıkların yalnızca yaklaşık yüzde 13 ila 22’sini oluşturuyordu. Bir tutarlılık gözlenmemesi, tüm olayın bundan ibaret olmadığını gösteriyor.

Araştırmacı Paul Laursen’in Bicycling’e söylediğine göre, mide bulantısını arttırabilecek diğer faktörler arasında, hipoksi (oksijen azalması), vücuttaki mide bulantısıyla bağlantılı diğer hormonlar, sert egzersiz sırasında artan vücuttaki kimyasallar ve yüksek yoğunlukta egzersizler geliyor.
‘’İyi haber şu ki, bu mide bulantıları, aralarında biraz dinlenme süreniz olduğu sürece, bir sonraki performansınızı engellemeyecek.’’ dedi egzersiz fizyologu Robert Merrells.
Merrells, “En azından 20 dakikalık bir toparlanma ile, mide bulantısı her sprintte performans üzerinde bir göstermiyor.” dedi.
Sprint egzersizi kaynaklı mide bulantısını önlemenin en iyi yolu nedir?
Laursen, “Daha sık yapın,” dedi. “Sporcular bu tür bir aktivite için antrenman yaptıklarında, hızlı kasılan liflerini daha oksidatif hale getirmek için sinyal meydana getirirler. Karbonhidrat metabolizmasına karşın yağdan daha fazla enerji elde edilir. ” Bu, çok laktat üretmediğiniz ve laktat asidozunun mide bulantısına neden olan etkilerini yaşama olasılığınızın daha düşük olduğu anlamına gelir.”
Kaynak: Bicycling / Selene Yeager