Fotoğraf TARIK GÜL & GOSHOTS & BERK MERCANCI
Tour of Antalya, 23 ülkeden biri WorldTour olmak üzere 29
takımın katılımıyla 20-23 Şubat tarihleri arasında gerçekleştirildi. Antalya
pelotonunda Türkiye adına mücadele eden iki takımdan biri ise geçtiğimiz yılın
son ayında kurulduğu haberini duyurduğumuz Spor Toto Cycling Team idi.
Ankara’da ilk kez Spor Toto’nun desteğiyle kıta takımı
olarak kurulan takım, ilk büyük yarışında Batuhan Özgür, Ahmet Örencik, Ferit
Şamlı, Cebrail Şeker, Oğuzhan Tiryaki ve Yunus Emre Yılmaz’dan oluşan altı
kişilik ekip ile yer aldı.
Dört günlük turun ardından son gün bir araya geldiğimiz
ekibin üç sporcusu Ferit, Cebrail ve Oğuzhan’a mikrofon uzattık ve yeni
renkleri ile yarıştıkları ilk Tour of Antalya’yı sorduk.
“Oldukça zorlayıcı geçti bizim için yarış. Elimizden geleni yaptık fakat Batuhan da dahil takımdan birkaç arkadaşımız ilk gün kazaya karıştı. Üzerine kötü hava koşulları sebebiyle oldukça zorlu geçen ikinci etabın ardından üç arkadaşımız yarışı bırakmak durumunda kaldı. Durum böyle olunca üç kişi kaldık. Yorgunuz, ancak elbette mutluyuz kazaya karışmadığımız, yarışı tamamlayabildiğimiz için.” diyor takımın, Salcano Sakarya’dan transfer olan 26 yaşındaki bisikletçisi Ferit Şamlı.
Bekledikleri gibi gitmeyen Antalya Turu’nun ardından Türkiye
Turu’na odaklanacaklarını söyleyen Şamlı, “Türkiye Turu’na hazırlık olması
açısından iki yarış daha koşacağız. Sonrasında ise Tur’da elimizden geleni
yapacağız. Öncelikli hedefim yine beyaz forma için mücadele etmek olacak. Kaçış
gruplarına girmeye çalışarak mümkün olduğunca ön planda olmaya çalışacağız”
diyor.
Tour of Antalya’da işlerin istedikleri gibi gitmemesini ise
mental yorgunluğa bağlıyor Şamlı: “Takımımız geç kurulduğu için sezona milli
takımla kampa giderek hazırlandık. Yaklaşık iki ay süren bir kamp sürecimiz
oldu ancak bu süreçte takım belirsizliklerinden de kaynaklı mental olarak çok
yorulduk. Sanıyorum psikolojik olarak dinlenmemiz gerekecek ve bu yarış
sonrasında da öyle yapacağız gibi görünüyor.”
Ardından söze Cebrail Şeker giriyor ve bekledikleri gibi bir yarış geçirememiş olsalar dahi son yıllarda bu denli fazla yarış koşuyor olmaktan dolayı mutlu olduklarını dile getiriyor.
“Performansımızın üzerinde bir yarıştı genel itibariyle.
Avrupa’daki rakiplerimiz kadar çok yarış koşamıyoruz çünkü. Ancak son yıllarda
ülkemizde de yarış sayısının arttığını söylemek mümkün. Bu tarz yarışlar
arttıkça sporcu gelişimi de artacaktır. Çünkü yarış olursa rekabet artar,
rekabet arttıkça da sporcu çoğalır ve gelişir. Bizler için de önemli olan yarış
koşmak, yarış koşarak iyi olmak.”
Tour of Antalya’da yarış süresince muhakkak bir mayo
kazanmak hedefiyle start alan ancak geçirdiği gribal enfeksiyon sebebiyle
beklediği performansı gösteremeyen takımın 21 yaşındaki genç bisikletçisi
Oğuzhan Tiryaki de bu konuda takım arkadaşı Cebrail ile aynı görüşü paylaşıyor:
“Bu tarz yarışlar elbette hem yarış hem antrenman açısından çok büyük katkılar
sağlıyor. Sonuçta bizim için de her zaman en kötü yarış bile en iyi antrenman
demek. Buna göre de günün sonunda hedeflerimize ulaşamasak dahi bu gibi büyük
yarışlar bizim için en büyük tecrübe, en iyi antrenman oluyor.”