Milano, koronavirüs krizinin ardından motorlu taşıt kullanımını azaltmayı sürdürmek için yaya ve bisikletlilere ayrılan alanların yeniden düzenleneceği, Avrupa’nın en iddialı ulaşım planlarından birini tanıtmaya hazırlanıyor. Salgın süresince en fazla etkilenen bölgeler olarak öne çıkan Kuzey İtalya ve Lombardiya bölgesi Avrupa’nın en kirli bölgelerinden biri olarak da bilinmekte.
Bu bağlamda ülke çapında koronavirüs pandemisi nedeniyle uygulanmakta olan karantina sürecinde hava kirliliğinin ve motorlu taşıt trafiğinin %35 ila %70 arasında azalma gösterdiği belirtilirken şehir yetkilileri, bu düşüşün karantina sonrasında da devam etmesi için çalışmalara başladı. Salgın sona erdiğinde işe gitmek üzere toplu taşıma kullanmaktan çekinen insanların, yeniden otomobil kullanmaya başlamasıyla ortaya çıkacak kirliliğin önüne geçilmesini amaçlayan şehir yetkilileri, bu kapsamda yaz boyunca mevcut cadde ve sokakların yeniden planlanacağını belirtti.
Yaya ve bisikletliler için ayrılan alanların genişletilmesinin amaçlandığı ve 21 Nisan itibariyle duyurulan Strade Aperte Planı, düşük maliyetli geçici bisiklet şeritleri, yayalar için yeni ve genişletilmiş kaldırımlar, 30 km/s hız sınırı ile yaya ve bisikletlilere ayrılmış sokakları içeriyor.
Söz konusu planla ilgili konuşan Milano Belediye Başkan Yardımcısı Marco Granelli, “Otomobil kullanımını azaltmak için yıllarca çalıştık. Herkes araba kullandığında insanlara hareket edecek yer kalmıyor. Elbette ekonominin yeniden işler hale gelmesini istiyoruz ancak bunu farklı bir temele dayanarak yapmamız gerektiğini düşünüyoruz. Milan’ı yeni durumunda tekrar düşünmemiz gerekiyor. Ekonomiyi savunmak, restoran, cafe, bar ve zanaatkarları desteklemek çok önemli. Bu kriz sona erdiğinizde bu tür bir ekonomiye sahip olan şehirler avantajlı olacak ve biz, Milan’ın da bu kategoride bir şehir olmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Milano, 1.4 milyonluk nüfusu ile küçük bir şehir ve şehirdeki nüfusun %55’i toplu taşıma araçlarını kullanarak işe gidiyor. Ortalama işe gitme uzaklığının 4km’den az olduğu şehirde, birçok kişi için otomobil dışında farklı aktif seyahat modlarına geçişin mümkün olduğu savunuluyor.
Yeni bisiklet şeritleri ve genişletilmiş kaldırımlar için ilk çalışmaların şehrin en önemli caddelerinden olan 8 km’lik Corso Buenos Aires’ta başlaması öngörülüyor. Yetkililer, çalışmanın geri kalanınınsa yaz sonuna kadar tamamlanacağını söylüyor.
Ayrıca daha önce New York ulaşım departmanında yetkili olan Janette Sadik-Khan da Bogota ve Milan şehirlerinin de dahil olduğu ulaşım programının yürütücülerinden. Sadik-Khan, Milan’ın diğer dünya şehirleri için yol haritası olabileceğinin altını çiziyor. “Şehirlerin hatta ülkelerin çoğu, ister sosyal ister siyasi isterse fiziksel yeniden yapılan konusunda olsun tarihsel güçlüklere nasıl tepki verdiklerine göre tanımlanırlar.”
“Milan planı çok önemli çünkü şehirlerimizi nasıl yeniden düzenleyebileceğimiz konusunda rehber olacak potansiyele sahip. Mesele sadece taşıtları a noktasından b noktasına olabildiğince hızlı hareket ettirmek değil, herkesin şehirde güvenli bir şekilde dolaşımını mümkün kılmak.”
Milan’ın belediye başkan yardımcılarından bir diğeri olan Pierfrancesco Maran ise “Aylar veya yıllar boyunca devam edecek yeni bir düzenin oluşacağını kabul etmeli ve yeni yaşam koşullarında herkes için iyi koşullar yaratmalıyız.”
“Sanırım önümüzdeki ay hem Milano hem İtalya hem de tüm Avrupa için geleceğimizin önümüzdeki on yıllık kısmıyla ilgili birtakım kararlar vereceğiz. Daha evvel 2030 üzerinde ayrıntılı planlar yapıyorduk fakat yeni durumda, 2020’yi, gelecek yerine daha fazla şimdiyi düşünmek durumundayız.”